FAZİLET KAPLAN / GÖKYÜZÜ GÖZLEMCİSİ

GÖKYÜZÜ GÖZLEMCİSİ

FAZİLET KAPLAN / GÖKYÜZÜ GÖZLEMCİSİ

  • 945

Topluluğu toplum yapan dil değildir. Sanıldığının aksine kan bağı değildir. Topluluğu toplum yapan ortak yastır. Her gün, her yıl , her olay , her afette toplum yeniden yenilenerek yineler. Yineleyen yeni’dir. Yerinde sayan ayrımcılıktır. Evimizi yıkan, gerçeğin televizyon ekran karşısındaki çaresizliğidir. Oysaki televizyon ekranları bakmamız gereken yerleri bizden gizledi. Unutkanlığın olmadığı evlerimiz olsun.(Agah Aydın)
 
İnsan, hayat yolunda , deneyimler ile bir yolculuk içinde seçimleri ve seçtiklerinin  sonucunu yaşamaktadır. Peki seçimlerin kaynağı ne ?  Ne kadar özgür seçimler ? 
Yaşamla zihnimiz aracılığı ile bir alışveriş içerisinde olduğumuz için beynin yönetsel gücü vardır.
Ne okursan, izlersen, iletişimde olursan öyle gelişir ve öyle yeşerir, o gözle bakar, o şekilde algılar ve yaşarsın. Bilinçli zihin seçimin alt dinamiği, bilinçaltı olup geçmiş deneyimlerin iz düşümü’dür. Aynı yollardan farklı sonuçlar elde etme eğilimi bilinçaltının korunaklı olma algısıdır. Çünkü bilinmezlik ve belirsizliği risk olarak görür. Değişimi, yeniliği yani farklı yolu, çözümü, fikri güven alanı dışına alır, “korku hapishanesi” yaratır. Süreç yerine sonuç odaklı ilerler. Zekâ sekteye uğrar, duygular’da bağımlılık geliştirir. Sevgi’de mülkiyet hakkı algısı yaratır. Bu nedenle zihin korku esareti yerine,  gözlemci zihin kapasitesine dönüştürmek gereklidir. 
Her nerede olursa olsun, bireysel ve kitlesel bazda  “bir yaşam” özgürlüğü ile buluştuğunda , duygular  gözlemci zihin, akıl , zeka, ruh , beden uyumu sağlanacaktır. Özgür beyin ile, özgür düşünceye, parlak zeka, güçlü yaratıcılığa, çözüm üretme kapasitesi gelişir ve iyi hissetme duygusu yeşerir. Böylelikle  öz enerji isteğini hissetmeye,  anlamaya, kendi ile olma, özü ile yolculuğu’nun doyumsuz özgürlüğü ve huzuru hissedecektir. Bir nevi, dünya gezegenin sevgi enerjisi ile uyumlanma  “anlam içinde anlamsızlığı, anlamsızlık içinde anlamı “ruhun hiçlik makamı” ile yaşamak serüveni başlar. İnsani yaşama ahlakı oluşur.
Hayatın tamamını anlamalısın, sadece küçük bir parçasını değil. İşte bu nedenledir ki okumalısın, bu nedenledir ki göğe bakmalısın, bu nedenledir ki şarkı söylemeli, dans etmeli, şiirler yazmalı ve acı çekmeli ve bütün bunların yaşam olduğunu anlamalısın.( Krishnamurti)
Bir nedene, bir sebebe dayanmaksızın,
Kategorize edilmeyen benlik cemin’de,
Şah damarından Ruh-u revan şavkı sızar.
Asil varlığının kimliksizliği ile ,
Güdülenme kaynağın sevgi ile ,
Kalbin manifestosu eyvallah etmez artık.
Bu hafta gökyüzü etkileri ise;
Sevgi kendi derinliğini bilmez ayrılık vakti gelip çatana kadar.
Yazılanı silecek olan sadece alın terinizdir.
Birbirinizi sevin ama aşkı pranga eylemeyin
Kalplerinizi verin birbirinize ama, emanet etmeyin
8 yıl öncesine ait konuları gündeme taşınması, farkındalık yaşamak
Hayata katkı sağlayacak kadersel rehberler ile karşılaşma
İdeal ve hayallerin gerçeğe dönüştürme isteği netleşir
Şiir, edebiyat görsel sanat yaratım gücünün yükselmesi
Geçmiş yaraları ve kurban algısını görmek, farkındalıkla şifalandırmak
Bir kararlı, bir kararsız ikilemli duygu sandalında hissetme
İletişimde güç çekişmelerine, iletişim kazalarına dikkat edilmeli
Belirli konularda neden, niye yaptığını anlama idraki oluşur
Duygular yoğunluğu, sezgiler ile farkındalık yaşama
Rüya yolu ile mesajlar almak
İlişkilerde karşılıklı anlayış ve duygusal bağlılık yoğunlaşma
Geleneksel bakış açısı yerine özgürce fikirlerini paylaşma isteği
Yeni flört ile tesadüfi veya ilginç bir şekilde karşılaşma
Önümüze gelen işleri tamamlamak ve çalışma enerjisi yükselir
Disiplinli çalışmak ve bir işi bitirme gayreti yoğunlaşır 
Maddi alanda derleme, toparlanma, dengeleme
Birçok işi aynı anda bitirme isteği ile sabırsız davranma
Girişimci olmak yerine durumu gözlemleme, analiz etme
Meditasyon, şifa çalışmaları yapmak  

Bilinçaltı korku kalıplarını dönüştürmek, özgürleştirmek için Meditasyon, Nefes NLP teknik gibi uygulamaları destek sağlayacaktır.

Gerçek huzurun ancak ve ancak insanın kendinde bulabileceğine inanıyorum. İnsan zihnini cennete dönüştüremediği sürece yeryüzünün hiçbir köşesinde bir cennet bulabilme ihtimali yoktur. İnsan tüm çaba ve restorasyonu insan zihninde gerçekleştirir.(Marcus)

Yazarın Diğer Yazıları