Genç kızın şüpheli ölümüne ailesinden cinayet iddiası
Boşanma aşamasındaki eşinin kapısı önünde silahla intihar eden genç kızın ailesi, genç yaşta toprağa verdikleri kızlarının mezarını ziyaret etti. Gözyaşlarını tutamayan acılı anne Ş. Sarıboğa, eski damadını suçlayarak kızının öldürüldüğünü öne sürdü ve olayın araştırılmasını istedi.

“Dayı değil koca vahşeti”
Bazı haber kaynaklarında yer alan olayla ilgili "Dayı şiddeti" başlıklı haberlerin gerçeği yansıtmadığını olayın "koca vahşeti" olduğunu ifade eden anne Ş. Sarıboğa, "E. denen şahıs hiçbir şekilde kızıma rahatlık vermedi. Her gün şikayet, her gün asılsız ihbarlar, her gün polisler benim kapımda. Benim çocuklarımı ve ailemi kullanmaya başladı. Kızıma hep psikolojik baskı yaptı. Benim kızım defalarca karakollara gidip şikayet ettiği halde kızımı kayda almadılar. Sonrası sürekli oğlumu, benim adresimi, oğlumun iş yerine ve kendi evini şikayet etti. Hiçbir şey elde etmediği halde sonrasında çocuğun üstüne oynamaya başladı. Benim torunum 6 ay boyunca benim kızımda vekalet onda kalıyordu. O yüzden bayramın ikinci günü kalkıp da hakimden çocuğu iki günlüğüne, ona vermesini istemişler. Saat 10.00 ve 19.00 arasında. Bayramın ikinci günü saat 10.00'da polis eşliğinde gelip kapıma dayandı. Biz çocuğu verdiğimiz halde saat 19.00'da benim torunumu getirecekti. Kızım kalktı kaynanasını aradı. Dedi ki 'kesinlikle E. Baran benim kapıma gelmesin' çünkü onun uzaklaştırması vardı, ama onu dikkate almadı. Benim kızım defalarca aradı. Bilerek çocuğu mahalleye getirdi. Biz belirli bir nokta vermiştik. S. onu aldığı halde kalkıp iftira attı. Dedi ki 'çocuğum araçtayken benim arabama saldırdılar, beni dövdüler'. Halbuki çocuk arabada değildi, öyle bir şey yoktu. Çocuğu görme hakkı yokken bu olaydan 10 gün önce kaynanasıyla amcası geldi. Benim kızım kendi elleriyle parkın önüne götürüp çocuğu gösterdi. Elimizde videolar var. Biz hiçbir şekilde çocuğu onlara göstermemek gibi bir şey yapmıyorduk. Bunu çocuğun üstüne kullandı ve sosyal medyada yalan haberler yaptı. Nafakayı ödemediği halde bir gün sonrası mahkemesi vardı. O yüzden kalkıp bayramın ikinci günü bu olayı çıkarttı. Bu olaydan sonra bize suçlamalar attı. Yok dayı şiddeti, vahşeti diye. Halbuki öyle bir şey yok, dayı değil koca vahşeti. Avukatımızı da şikayet etti. Sadece S. yalnız kalsın diye, kimse S.'nın arkasında kalmasın diye onu bile şikayet etti. Benim kızım gece saat 23.00'a kadar bu şeylerle uğraştı. Hatta kızıma 7 gün hapis cezası bile geldi avukatımız düzeltti. Düzelttikten sonra hakaret davası açtı. Sürekli aile üzerine oynuyordu. Onun derdi ne çoluk ne çocuk, ne de karısıydı. Sadece bizimle uğraşıyordu. Sonunda benim kızımın canına sebep oldu. Benim kızım öldü ama bilmiyoruz öldü mü öldürüldü mü nasıl olduğunu bilemiyoruz. Yani bu konunun önüne kimse geçemez. Bunu araştıracağım avukatımla bir anne olarak. Ben kızımın her şeyinin araştırılmasını istiyorum. E. Baran'ın serbest kalmamasını istiyorum ve elimizden geleni yapacağız onların da yapmasını istiyorum" dedi.