ZAMAN
Sevim Tutar Arıcak
- 707
Sabret diye diye beni kandırdın zaman
Hiç çocuk olamadım ben erken büyüttün
Daha çocukken gelecek kaygısı yaşatıp,
Hep hesap yapmayı, kılı kırk yarmayı,
Kendi başımın çaresine bakmayı öğrettin bana
Bir gün kayıtsızca yatmama izin vermedin zaman
Hep yapacak işlerim oldu, neredeyse her işte sınadın beni
Sonra öyle tez canlı yaptın ki beni
Bedenim ile beynimin arası açıldı
Kimseye sırtımı dayayıp nefes almama müsaade etmedin
Sen zaman öyle ağırsın ki!
Ben seni taşıyamayıp yoruldum
Dinlenecek saklanacak bir yerim olmadı hiç
Altı yok pabuç gibi sürükledin beni,
Bu kargaşanın içinde
Deniz uyudu, atın kuyruğu durdu
Ben hep uyanık ve ayakta kaldım
Kendi sesimi tanıyamadım,
Bu acımasız kalabalığın içinde
Kime baksam yabancı, kime sorsam bilmez
Ve de kimse beni anlamaz bu zamanın içinde
Ve sen
Zaman gece olur el ayak çekilir
Duvarlar üzerine devrilir
Duymaz kimse gecenin sessizliğinde bile seni
Zaman şafak olur, sen herkes uykudayken,
Uyanıksındır ama
Başkalarını rahatsız etmemek için
Ölü taklidi yaparsın adeta
Görünmez olmayı başarmışsındır zamanın içinde
Kimse için bir anlamın yoktur artık
O kadar uzaklaşırlar ki!
Bağırsan da seni duymaz olurlar
Güneş her gün bıktı belki de zamanın içinde,
Eskiyen yüzünü görmekten
Tanıyabilir misin bir bakışta o hüzünü?
Böyle misafir edecekti elbet yeryüzü hepimizi
Zamanın örselediği buruşturup kenara attığı,
Yetmezmiş gibi
Bir de bıçak gibi ciğerlerine saplanır,
En yakınından esip gelen cümleler
Zamanın içinde hep koştun
Bir sağa bir sola savrulup durdun
Yaş aldıkça duruldun
Dinginliğin içinde kaybolup kendini arar oldun
Ne kadar yabancı oluyor,
Canın içinden çekilip gelenler
Seni yaka yaka ezip geçiyor bir adım öteye
Yalan olur var oluşun içindeki yokluğun
Zamanın orta yerinde derin bir çukur yüreğin
Arasan kaybolacak ve de ne verirsen yutacak
Gıkı bile çıkmayacak elden ayaktan düşünce
Böyle yalan bir vücutta nefes bulmuş duygular
Kim bilir kaç milyon bölüp çarptılar
Netice sıfır çıkar son nefesle birlikte