Prof. Dr. Osman Genç - Fizyoloji uzmanı

BEKLENTİ 

Prof. Dr. Osman Genç - Fizyoloji uzmanı

  • 1639

Karşılıklı ilişkilerimizde birbirimizden beklentilerimiz var. Beklentilerimiz bazen olur, bazen olmaz. Yani bazen beklediğimizi buluruz, bazen bulamayız.
Çünkü, senin için “bunu yapabilir, şunu edebilir” diye beklenti var. Bir de senin “yapabildiğin, yapabileceklerin” var. Bunlar her zaman örtüşmeyebilir. 
Beklenti maddi olabilir, manevi olabilir. Fark etmez. Hepsini bir bütün olarak düşünelim. 
Bizim beklediğimizi karşı taraf anlamayabilir, bilmeyebilir veya kasıtlı olarak beklediğimizi bulamayabiliriz. Ya da karşı tarafın bize sunduklarını biz ondan beklemiyor olabiliriz. Ama sonuçta gerçekleşen bir durum var. En yakınlarımızdan en uzağımıza kadar bir beklenti içindeyiz.
Beklenti içinde olmak insanı üzer, yorar, strese sokar, endişeye, kaygıya sebep olur. Annenden, babandan, ablandan, abinden, kardeşinden farklı beklentilerin vardır. Eşinden, çocuklarından farklı beklentilerin vardır. Arkadaşlarından farklı beklentilerin vardır. Komşularından beklentilerin vardır. Yani yapısına göre herkesten bir şeyler umarız, bir şeyler bekleriz.
Bu beklenti niye? Niye bekleriz? Kendimize yetemiyor muyuz? 
“Evet. Maddi de manevi de kendime yetemiyorum” diyenler var. “Maddi olarak yetiyorum ama manen destek bekliyorum. Maddi boyut her şeyi çözmüyor” diyenler var. “Maddi olarak beklentimi çözün, gerisini ben hallederim” diyenler var.
Öncelikle beklentilerini uygun bir lisan ile ifade et. “Beni anlasınlar” deme. Anlamayabilirler. Böyle durumlar için “Karanlıkta göz kırpma, kim görecek” derler. Çok doğru. Beklentini anlaşılır şekilde ifade et.
Diğer bir yol, beklentini / beklentilerini en aza indir. Hem maddi, hem de manen. Ayağını yorganına göre uzatmaya çalışırsan beklentin epeyce azalır gibi. Sizce de öyle değil mi?
Bir diğeri, bu yol zor gibi görünebilir ama mümkündür. Yaşantında öyle değerler edin ki, o değerler sana yetsin. Bunların başında “Evrensel değerler” olsun. İnandığın “ULVİ” değer sana yeter. Başkasına ihtiyaç bırakmaz. 
Dünyada, soğan ekmeğin tadını “Harika” diye ifade edecek kişi sayısı epeyce vardır. Yani kişinin geliştirdiği duygular, neşvünema olan latifeler, bakış açın vd. Tümünü topladığında, senin beklentisiz bir dünyan meydana gelecek. Beklentisiz dünyanda, “bizatihi” haz duyduğun, zevk aldığın, değer verdiğin, değerli dediğin durum / durumlar, kişi / kişiler, olay / olaylar olacak ve sen kendini harika hissedeceksin.
Ayrılık ölümden zormuş. Çünkü ayrılıkta beklenti vardır. 
Faniden beklentiyi sıfırla, rahatla. 
Yapabilir miyim? Yapabilir misin? Yapabilirler mi? 
Umarım. (Yine beklentideyiz görüldüğü gibi) 
Selamlar Sevgiler Saygılar
 

Yazarın Diğer Yazıları