Coşkun Karabulut / Kültür Sanat

DEPREM BÖLGESİNDEN BİR ŞAİR VE BİR ŞİİR- LÜTFİ BİLİR 

Coşkun Karabulut / Kültür Sanat

  • 698


 3 ay önce gitmistim Kahramanmaraş' a. O bir hafta içinde gezip gördüğüm tüm cadde ve sokaklar, şimdi bir enkaz yığını. Acımız büyük, yaramız derin. Kahramanmaraş' ta tanıdığım ve şiirlerine hayran kaldıgım sevgili şair dostum Lütfi Bilir de depremi yaşayanlardan. Kendilerine gecmiş olsun diyorum yeniden. Hayatını kaybedenlere rahmet, yaralananlara şifa diliyorum. 
Bugün köşemde şair dostum Lütfi Bilir' den yasadığımız acıları ve insan manzaralarını anlatan bir şiirini paylaşmak istiyorum : 

"Hepimize geçmiş olsun Dostlar, kaybettiklerimize Allah'tan rahmet, yaralılarımıza şifa, sizlere de sağlıklı, huzurlu ömürler diliyorum. Depremden sonra üzüntümü ifade etmek için yazdığım son şiirimi sizlerle paylaşmak istiyorum.

KALSAYDIM
Ah olsaydım, olsaydım / ateşin düştüğü yerde ben olsaydım. 
Bir güçlü vinç olsaydım /beton yığınlarını tüy gibi kaldıran 
annesinin parmaklarını tutan /o bebenin üstünden. 
Bir delici matkap olsaydım /nefes deliği açan nefessiz kalmışlara/ ve göğün maviliğini gösteren tozlu gözlere. 
Taş olsaydım, ah kesici bir taş olsaydım 
beton kafes içinde sıkışıp kalmış / o kuşları özgürlüğe uçuran. 
Bir el feneri ışığı olsaydım / zamansız karanlığın bir ucundan gözüken. 

Ah bir umut olsaydım / “kimse yok mu?” diye bağırmaktan 
nefesi tükenenlerin inanabildiği. 
Ah Hızır olsaydım / her zamanki gibi zamanında yetişen 
geçmek bilmeyen zamanın içinde 
“sabır” telkin edenlere / enkaz altında kendi kendilerine. 

Ah olsaydım, olsaydım / bir çadır olsaydım sıcacık 
huzurlu uykuların üzerine / kabus gibi çökmeyen. 

Ah olsaydım, olsaydım / de insan olsaydım 
acıları yüreğinde derinden hisseden 
şovdan uzak.

Ama ne var ki 
ikiz kardeşmişler depremle zaman 
aynı acıları birlikte hissettiren.

Enkaz altında kaldı anneler ve babalar 
umut çiçekleri oğulları, kızlarıyla. 

Enkaz altında kaldı / umutlar, hayaller yeşeremeden. 
Enkaz altında kaldı / hamaset söylemli 
çatık kaşlı devlet erkanı. 

Enkaz altında kaldı / prompterli nutuk kürsüleri 
ve bangır bangır / bağıran mikrofonları.

Kiminin yüreği büyürmüş / acıları duya duya 
kiminin nefreti katmerleşirmiş / keyfilikten, acizlikten. 

Ah kalsaydım, kalsaydım 
o beton yığınlarının altında 
onca insan yerine 
bir ben kalsaydım."
                                Lütfi BİLİR
 

Yazarın Diğer Yazıları