
BİPOLAR BOZUKLUK
Psikolog Saadet ELEVLİ
- 455
Bipolar bozukluk, eski adıyla manik-depresif bozukluk, iki ayrı hastalık dönemleriyle karakterize bir ruhsal bozukluktur. Bu hastalık dönemlerinden bir tanesinde taşkınlık (mani), diğerinde ise çökkünlük (depresyon) yer almaktadır. Hastalık dönemleri dışında ise bireyhemen tamamen normale döner.
Hastalık dönemlerini ele almak gerekirse, mani veya taşkınlık dönemi duygu durumun çok yükseldiği, bireyin aşırı coşkulu olduğu dönemdir. Bu dönemde bireylerde abartılı düşünceler veya ayağı yere basmayan projeler, kendini olduğundan çok daha yüksekte hissetme, büyüklük düşünceleri, düşüncelerin bireyin zihninde adeta yarışması, kendini aşırı enerjik hissetme, uyku gereksiniminde azalma, hatta uyku gereksinimini inkar etme, sonuçlarını düşünmeden heyecanlı veya eğlenceli faaliyetlere kalkışmak (çok fazla para harcama, aşırı hızlı araba kullanma) görülen belirtilere örnektir.
Diğer yandan depresyon veya çökkünlük dönemi ise yukarıda belirtilen durumun tam tersidir. Depresyon döneminde ise bireyde mutsuzluk, karamsarlık, umutsuzluk, özgüvende azalma, değersiz hissetme, abartılı suçluluk veya pişmanlık duyguları, eskiden zevk aldığı faaliyetlerden zevk alamama, iştahsızlık veya uykusuzluk gibi değişiklikler, ölüm ve intihar düşünceleri, bedeninde nedeni açıklanamayan ağrılar ortaya çıkabilir.
Bipolar bozukluğun ortaya çıkma nedenleri arasında genetik etkenler azımsanmayacak orandadır.
Stresli veya travmatik olaylar da iki bipolar bozukluğun ilk hastalık döneminin ortaya çıkmasına neden olabilir veya ilerleyen nedenleri tetikleyebilir. Bu kimi zaman ailede görülen bir ölüm, işini kaybetmek, doğum veya taşınma gibi olaylardır.
Bipolar bozukluğun seyrindeki en önemli özelliklerden birisi ise mevsimsellik göstermesidir. Mevsimsel özellik olarak bireyler ilkbahar – yaz aylarında taşkınlık, coşkunluk yaşarken, sonbahar – kış aylarında ise çökkünlük, durgunluk içinde girebilirler. Özellikle ilkbahardan yaz aylarına geçiş hastalığın alevlenmesi açısından en riskli dönem gibi görünmektedir. Hastaların yaklaşık dörtte biri bu mevsimsel özellik nedeniyle içinde bulunduğumuz ilkbaharın son günleri, yazın ilk günlerinde kötüleşirler. Kötüleşme yaşanan dönemlerde bireyler dürtüsel, tepkisel davranışlar, saldırganlık eğiliminde artma, öfke patlamaları, aşırı para harcama önemli oranda gözlenmektedir. Bunların yanı sıra zaman zaman intihar eğilimi, daha doğrusu kendine zarar verme davranışı da görülebilir. İntihar bu dönem için çok yüksek oranlarda olmasa bile, artmış risk yönünden dikkatli olmakta yarar vardır.
Hastalık dönemleri arasında birçok kişi normal duygu durumlarına döner. Kimileri ise çökkün veya durgun bir duygu durum içerisindedir. Birtakım kişilerin hastalık belirtileri arasında hiç ara olmazken, kimilerinde kısa süreli aralar görülebilir. Ama en çok görülen durum hastalığın ilk yıllarında hastalık dönemleri arasında süre uzun iken, ilerleyen yıllarda bu süre giderek kısalma eğilimi gösterir.
Bipolar bozukluğun tedavisinde, ilaç tedavisi yanı sıra yaşamın düzene sokulması, kötü beslenme ve alkol – madde kullanım alışkanlıklarından uzaklaşma, pozitif düşünme ve davranma becerilerini geliştirme, stresle başa çıkma stratejilerini öğrenme, hastalığın seyri konusunda ayrıntılı bilgiye sahip olma amaçlı psikoterapi desteği önem taşımaktadır.
Bipolar bozukluğun tedavisinde hastalık dönemlerinin tedavi edilmesi yanı sıra, bireyin yeniden hastalanmasını engellemek adına koruyucu tedavi de planlanmaktadır. Bu planlama içerisinde; Arkadaşlarla, aile bireyleri veya eşinizle (şayet varsa) rahatsızlığı paylaşma, mümkün olduğunca düzenli uyku, alkol tüketimini sınırlandırma, yaşamsal stres kaynaklarını azaltma, düzenli beslenme, düzenli spor ve egzersiz yer almaktadır.
Hastalık dönemi öncesinde uyarıcı belirtileri fark etmek, erken müdahale açısından oldukça önemlidir. Bireyin arkadaşlarına ve aile bireylerine de bu uyarıcı belirtileri anlatarak, onların da fark etmelerini sağlayabilir.
Mevsim geçişlerinde bireye olabildiğince yakın olmakta yarar vardır. Uyarıcı belirtileri yakından takip etmelidir. Bu dönemde bireyin alkol ve diğer uyuşturucu maddelerden uzak durması gereklidir. Mutlaka uyku düzenini korumalı, gece uykusuna özen göstermelidir. Günde sekiz saat uyumak kadar bu uykuyu gece almak da gereklidir. Birey taşkınlaşmaya başladığı takdirde, hızla yakınlarına ve doktoruna ulaşmalıdır. Hastalığın tırmanmasını beklemek hastalığın kontrolünü zorlaştırmaktadır. Erken müdahale tedavi yanıtını arttırmaktadır. Ayrıca yine bu mevsimde taşkınlaşma riski nedeniyle kredi kartlarını hastadan uzak tutmak, araba anahtarını kontrollü vermek, ilişki kurduğu arkadaşlarını takip etmek olası zararları engellemektedir.
Bu dönemde uyarıcı belirtiler arasında: az uyuma veya uyumama isteği, etrafı rahatsız edecek davranışlarda bulunmak, çok sayıda düşüncenin zihinde uçuşması, aşırı konuşkanlık, kolayca heyecanlanmak veya huzursuz hissetmek, pervasızca para harcamak, kilo ve iştahta aşırı düzeyde değişiklik bulunmaktadır.
Kaynak:
https://psikiyatri.org.tr/halka-yonelik/22/bipolar-bozukluk-ikiuclu-bozukluk-manik-depresif-hastalik