Uzun zaman geçti üzerinden düş kırıklıklarımın, birçoğu ham iken veda ettiler zihnime, olgunlaşmalarına ya ben müsaade etmedim ya da çevrem. Fark eden bişey yok. Tamir etmeye de çabalamadım. Uğraşımı hak edecek kıymete sahip olmadıkları ya da gerçek olamayacak kadar hayal olduklarından dolayı değil. Düşüncelerimin bu kolpa dünya da boşa çıkacak olması, karşılık bulamadığı gibi kibir abidesi insanlar tarafından hor görüleceği hakikati düşüncelerimin teşebbüs aşamasında takılı kalmasını sağladı.
Bu durumdan şikâyetim yok. Aksine memnunum. Başıma olmadık işler açılacaktı. Birçoğundan kurtardı beni. Dünya da rahat etmek isteyen akıllı kimselerin herhangi bir konu da fikirlerinin olmaması öğütleyebileceğim tek şey. Eğer kimseye fayda sağlamayan boş işlerle uğraşmak istemiyorlarsa, keyiflerine bakıp akılları aldığınca hayatı ıskalamadan yaşamayı öğrenmeliler. Bizleri hayat karşısında ayakta tutabilecek olan tek şey budur. Sığ sularda dolaşmak.
Tehlikelerle dolu bu dünyada yaşamaları için gerekli olan ve kıymeti bilinen tek şey. Hiçlik. Fikrin yok= problemde yok. Denklem bu kadar basit. Siz hiç dünyayı değiştirmeye çalışan bir kedi, bir fil, bir akasya, bir orkide, bir balık gördünüz mü? Gördünüzse lütfen söyleyin. Bizde o kervana katılalım. Büyük büyük laflar edenler, irili ufaklı başarılar elde edenler, hepsi içinden çıkılmaz bir sarkaçta sürekli salınım halinde olanlardır. Sığ sularda yüzdüklerini fark edemeyecek kadar çiğlerdir. Oyalanmak için geldikleri bu dünyanda iyelik ekleri kazanma peşinde olanlar beyhude hayat süren kimselerdir. Anlamsızlık, belki zamanla yaşamları kapladı. Ve hayatın içinin boşalttığını hiç anlayamadı bile insanoğlu. Geldiğimiz noktada ölümün geri dönüş değil bir yok oluş olduğunu da kabul etmek istemedi. Karıncanın azmi ile karıştırdı kendi kibrini…Boyundan büyük işlere kalkıştı. Çoğunun altında ezildi. Ses çıkmadı.
Yaptığı hatalar kadar büyük olmayan insanoğluna selam olsun…
Sevgiyle kalın, sağlıcakla kalın. Keyifli haftalar dilerim.
