'Tahminlere göre 2030 yılında 512 milyon insan açlıkla mücadele edecek'
'Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu 2025' raporunda yüksek gıda fiyatlarının halk sağlığını tehdit ettiği ve 2030 yılında 512 milyon insanın açlıkla mücadele edeceği vurgulanırken, 2,6 milyar insanın da sağlıklı bir diyeti karşılayamadığı belirtildi.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Türkiye Ofisi iş birliğiyle Dünya Gıda Günü etkinlikleri kapsamında ‘Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu 2025’ Türkiye lansmanına ev sahipliği yaptı. Etkinlik, her yıl FAO, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Dünya Gıda Programı (WFP) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından ortaklaşa hazırlanan ve açlığın sona erdirilmesi, gıda güvenliğinin sağlanması ile beslenmenin iyileştirilmesine yönelik ilerlemeyi değerlendiren ‘Dünyada Gıda Güvenliği ve Beslenmenin Durumu (SOFI)’ raporunun 2025 edisyonun temel mesajlarına odaklandı. Bu yılki Rapor, gıda güvenliği ve beslenme açısından yüksek gıda fiyatı enflasyonunun oluşturuduğu etkileri ele alıyor.
Etkinlik, TEPAV İcra Direktörü Gülbin Şahinbeyoğlu’nun açılış konuşmasıyla başladı. Raporun bu yılki mesajlarının son derece çarpıcı olduğunu belirten Şahinbeyoğlu, yüksek gıda enflasyonu ve artan fiyatların gıda güvenliği ile beslenme üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, raporun özellikle düşük gelirli aileler, kadınlar ve kırsal bölgelerde yaşayan topluluklar için sağlıklı beslenmeye erişimin giderek zorlaştığını ortaya koyduğunu ifade etti.
Açılış konuşmaları, Dünya Gıda Programı (WFP) Türkiye Ülke Direktör Yardımcısı Margaret Rehm’in değerlendirmeleriyle devam etti. Rehm de, gıda fiyatlarındaki enflasyonun küresel gıda güvenliğinin merkezinde yer aldığını belirterek, artan maliyetlerin ailelerin besleyici gıdalara erişimini zorlaştırdığını vurguladı. Yaklaşık 2,6 milyar insanın sağlıklı bir diyeti karşılayamadığını hatırlatan Rehm, fiyat artışlarının hem açlık hem de obezite gibi çift yönlü beslenme sorunlarını derinleştirdiğini ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Türkiye Temsilcisi Dr. Tasnim Atatrah, yüksek gıda fiyatları ve enflasyonun yalnızca gıda sistemlerini değil, halk sağlığını da tehdit ettiğini vurguladı. İnsanların sağlıklı beslenmeyi karşılayamadığı için daha ucuz ancak besin değeri düşük seçeneklere yöneldiğini belirten Atatrah, bu eğilimin obezite ve kronik hastalık risklerini artırarak yeni bir halk sağlığı krizine yol açtığını ifade etti.
Açılış konuşmaları, FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık’ın konuşmasıyla sona erdi. Selışık, raporun verilerine dayanarak küresel açlıkta sınırlı bir iyileşme görülse de bölgesel eşitsizliklerin derinleştiğini vurguladı. Afrika’nın birçok bölgesi ve Batı Asya’da açlığın artmaya devam ettiğini belirten Selışık, mevcut tahminlere göre 2030 yılında 512 milyon insanın hâlâ açlıkla mücadele edeceğini ifade etti. Ayrıca, kadınlarda anemi ve yetişkinlerde obezite gibi beslenme göstergelerinde kötüleşme yaşandığını söyleyen Selışık, bu yıl rapora eklenen Asgari Beslenme Çeşitliliği göstergesinin, özellikle çocuklar ve kadınlar arasında beslenme çeşitliliğinin yetersiz kaldığını ortaya koyduğunu dile getirdi.
-
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı
-
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü
-
Dünya Gıda Günü
-
Gülbin Şahinbeyoğlu
-
açlık
-
Dr Ayşegül Selışık
Bakmadan Geçme