- Haberler
- Eğitim
- Öğretim Üyesi Dr. Deniz Şarlak. 'Felaketler yalnızca binaları değil, ruhları da yıkar'
Öğretim Üyesi Dr. Deniz Şarlak. 'Felaketler yalnızca binaları değil, ruhları da yıkar'
Dünya çapında ruh sağlığına ilişkin sorunlarda farkındalığı artırmak amacıyla her yıl gerçekleştirilen Dünya Ruh Sağlığı Günü'nün bu yıl ki teması 'Felaket ve Acil Durumlarda Ruh Sağlığı Hizmetlerine Erişim' olarak belirlendi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Seydikemer Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Deniz Şarlak, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, afetlerin sadece fiziksel değil, uzun süreli ruhsal izler bıraktığını ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü; Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün bu yılki temasını; “Felaket ve Acil Durumlarda Ruh Sağlığı Hizmetlerine Erişim” olarak belirledi. Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan açıklama ile tüm dünyada giderek artan doğal afetler, savaşlar ve insani krizler göz önüne alınarak, afet ve kriz dönemlerinde ruh sağlığı hizmetlerinin fiziksel sağlık kadar yaşamsal olduğu vurgulanarak, afet yönetim planlarının içine psikolojik destek hizmetlerinin mutlaka entegre edilmesi gerektiği belirtildi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Seydikemer Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Deniz Şarlak, afetlerin sadece fiziksel değil, uzun süreli ruhsal izler bıraktığını ifade etti. Şarlak, afetlerin ardından insanların çoğu zaman kayıplarını yalnızca maddi olarak değil, duygusal düzeyde de yaşadıklarını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Deprem, yangın, sel veya savaş gibi felaketlerden sonra insanlar sadece evlerini değil, güven duygularını da kaybediyor. Bu tür olaylar bireylerde derin bir çaresizlik, korku ve suçluluk hissi yaratabiliyor. Bu nedenle psikososyal destek hizmetleri, en az gıda, barınma ve sağlık hizmetleri kadar önemlidir. Fiziksel yaralar iyileşebilir ama ruhsal yaraların kapanması daha uzun ve hassas bir süreçtir.”
Afet sonrası dönemde en sık karşılaşılan ruhsal tepkiler arasında travma sonrası stres bozukluğu, kaygı, depresyon, uyku sorunları ve suçluluk duygusunun yer aldığını belirten Şarlak; bu sorunların çoğu zaman göz ardı edildiğini, insanların “Dayanmak zorundayım” düşüncesiyle profesyonel yardımdan uzaklaştığını belirtti.
Öğretim Üyesi Dr. Deniz Şarlak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Felaketlerin ardından görülen ruhsal sorunlar yalnızca bireyi değil, bütün toplumu etkiler. Travma yaşayan bir toplum, geleceğe umutla bakmakta zorlanır. Oysa zamanında ve doğru şekilde sağlanan psikolojik destek, bireyin yeniden güven duygusu geliştirmesini sağlar; toplumsal dayanışmayı da güçlendirir. Kriz anında bile ruh sağlığına erişim bir lüks değil, temel bir insan hakkıdır. Yalnızca binaları değil, insanları da yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Yerel yönetimlerin, üniversitelerin ve sivil toplum kuruluşlarının iş birliği içinde hareket etmesi zorunlu. Kriz öncesi dönemde gönüllülerin, öğretmenlerin, sağlık çalışanlarının ve sosyal hizmet uzmanlarının temel ruh sağlığı ilkeleri konusunda eğitilmesi, afet sonrası psikososyal müdahalelerin etkisini artırır. Toplum temelli dayanıklılık eğitimleri, gelecekte yaşanabilecek krizlerin ruhsal etkilerini azaltabilir.”
Dr. Şarlak, aynı zamanda toplumda “ruhsal yardım alma” konusundaki önyargıların da kırılması gerektiğini vurgulayarak; “Psikolojik destek almak zayıflık değil, bilinç göstergesidir. Herkesin zor zamanlarda destek isteme hakkı vardır. Bu farkındalık toplumun ruhsal bağışıklığını güçlendirir. Sizler geleceğin gönüllüleri, sosyal hizmet uzmanları, doktorları ve psikologlarısınız. Her birinizin bu bilinci taşıması, toplumun yaralarını sarmada büyük fark yaratacak” dedi.
Dr. Öğr. Üyesi Deniz Şarlak ve öğrencileri, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü kapsamında düzenledikleri etkinlikte “Ruh Sağlığı Evrensel Bir Haktır” mesajı verdiler.
Bakmadan Geçme





