Obeziteye karşı 'Mikro' mücadele
Sağlıklı ve fit bir görünüm için spor ve dengeli beslenme genel olarak kabul gören bir formül olsa da, uygulama konusunda birçok kişi zorluk yaşayabiliyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü'nden Uzm. Dr. Şeyma Büyükkömürcü, özel zaman ya da mekân gerektirmeyen mikro egzersizlerin küçük gibi görünse de metabolizma, duruş ve eklem sağlığı üzerinde büyük etkiler oluşturduğunu belirtti.

“Masa başı çalışanlara uygun”
Sık yapılan hareketlerin beyin ve kaslar tarafından kaydedilmesi sonucu kas hafızasının oluştuğunu aktaran Uzm. Dr. Şeyma Büyükkömürcü, "Kas hafızası, sık yapılan hareketlerin beyin ve kaslar tarafından kaydedilmesiyle oluşur. Bu sayede yıllar geçse de bisiklete binmek gibi beceriler kolayca geri döner. Mikro egzersizler, vücuda unuttuğu hareketleri tekrar hatırlatır. Uzun süre hareketsiz kalan kaslar bu küçük egzersizlerle yeniden aktifleşir. Sadece 1-2 dakikalık bilinçli bir hareket bile, kasların ve beynin ‘harekete geç’ mesajını almasını sağlar. Özellikle masa başı çalışanlar, egzersize yeni başlayanlar ve obez bireylerde uzun süre hareketsizlik sonrası başlangıç için güvenli ve etkili bir ilk adımdır" sözlerini kaydetti.
“Yeniden başlamanın en iyi yolu”
Obezite sorunu olan bireylerde mikro egzersizlerin etkili olabileceğini ifade eden Uzm. Dr. Şeyma Büyükkömürcü, "Obezite sorunu olan bireyler için en uygun başlangıç egzersizleri; otururken, yatarken veya destek alarak yapılabilen basit ve güvenli hareketlerdir. Örneğin sırt üstü yatarken yapılan nefes egzersizi, sandalyede mini çömelme veya otururken kalçayı sıkma gibi hareketler kasları yormadan yeniden çalıştırır. Amaç kasları uyandırmak, eklemleri zorlamadan harekete alışmaktır. Bu küçük egzersizler hem kas hafızasını canlandırır hem de vücudu daha büyük hareketlere hazırlamak için güvenli bir zemin oluşturur" dedi.
“Özel bir zaman oluşturmanıza gerek yok”
Mikro egzersizler için özel bir zaman oluşturmaya gerek olmadığının altını çizen Uzm. Dr. Şeyma Büyükkömürcü, şu ifadeleri kullandı: "Örneğin sabah yatakta uyanınca dizler bükülü pozisyonda birkaç derin nefes alınıp, bel yatağa bastırılıp bırakılabilir. Bu hareket, karın ve bel kaslarını nazikçe uyandırır. Gün içinde otururken kalçanızı birkaç saniye sıkıp bırakmak ya da ayaklar yerdeyken topuklarınızı yukarı kaldırmak da hem dolaşımı destekler hem kasları harekete geçirir. Hatta kırmızı ışıkta beklerken bile dik durup omuzlar geriye alınarak postür hatırlatması yapılabilir. Küçük ama düzenli bu adımlar, vücudu yeniden harekete hazırlamanın en güvenli yoludur."
Bakmadan Geçme





