- Haberler
- Kültür Sanat
- Çanakkale'deki Alexandria Troas Antik Kenti kazılarında odeon ve çarşı yapısı gün yüzüne çıkarılacak
Çanakkale'deki Alexandria Troas Antik Kenti kazılarında odeon ve çarşı yapısı gün yüzüne çıkarılacak
Çanakkale'nin Ezine ilçesindeki Alexandria Troas Antik Kenti'nde bu yılki kazılarda, 2-3 bin kişilik olduğu tahmin edilen odeon ve çarşı yapısının ortaya çıkarılması hedefleniyor.
Çanakkale'nin Ezine ilçesinde bulunan ve kapsadığı şehir alanıyla dönemin en büyük Anadolu kentlerinden biri olan Alexandria Troas Antik Kenti'nde yürütülen arkeolojik kazılarda bu yıl, 2-3 bin kişi kapasiteli olduğu öngörülen odeon (antik mimaride müzik dinlemek için yapılmış alan) ile çarşı yapısının gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor.
Roma kolonisi olduktan sonra büyük bir liman kentine dönüşen, 1 ila 4. yüzyıl arasında nüfusu 100 binlere çıktığı tahmin edilen, 13'üncü yüzyılda ise terk edildiği belirlenen antik kentteki kazı çalışması devam ediyor.
Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Kazı Başkanı Prof. Dr. Erhan Öztepe, AA muhabirine, antik kentte 2011'den beri forum alanında çalıştıklarını, burada cevaplanması gereken soruların olduğunu söyledi.
Bütünleştirilmesi gereken alanların bir kısmını geçmişte birleştirdiklerini ve bazı alanları görünebilir kıldıklarını aktaran Öztepe, son 5 yıldır hedeflerinin daha önce çok araştırılmamış olan 2 bölgede yoğunlaşmak olduğunu anlattı.
Öztepe, çalışma yürüttükleri alanlardan birinin odeon yapısı olduğunu dile getirerek, "Bölgede Troya'da, Parion'da tamamen kazılmış, araştırılmış, kısmen de onarılmış odeon yapılarımız var. Bizimki bu anlamda bir diğer odeon yapısı olacak." dedi.
Buradaki odeon yapısının önünde 2006'da bir yazıt bulunduğunu belirten Öztepe, "Bu yazıt bize İmparator Hadrian döneminde Dionysos sanatçılarına hitaben yazılmış mektuplar olduğunu gösteriyor. Burada birtakım etkinliklerle ilgili takvimleri, ödülleri açıklayan 3 mektuptan oluşan bir yazıttır. Dionysos sanatçılarına hitaben olması, burada tiyatroyla ilgili bir topluluk olduğunu gösteriyor. Anadolu'da Dionysos'un ya da tiyatro etkinliğinin merkezi Teos olarak kabul edilir. Bunun başka kentlerde de şubeleri olur. Bu şubelerde etkinlikler düzenlenir." ifadesini kullandı.
Öztepe, kazı çalışmalarında daha küçük ölçekte olan odeona yöneldiklerini aktararak, "Son 5 yıldır odeonda çalışıyoruz. Bu yıl hedefimiz, sezonun sonuna kadar oturma sıralarının olduğu bölüme ulaşabilmek. Şu an üst katmanı kazıyoruz, üst oturma sıralarının bulunduğu bölümü açığa çıkarmaya başladık." diye konuştu.
Korunmuş olan dış duvarlarına bakıldığında 2-3 bin kişi kapasitesi bir odeon görüldüğünü vurgulayan Öztepe, şunları kaydetti:
"Odeonun kuzey duvarının dışında poligonal yapı dediğimiz 12 köşeli yapıdan forum alanına geçiş sağlayan koridorun bir tarafında burada başarı kazanmış olan Midilli Adası kökenli bir müzisyenin anıtı var. Belli ki üzerinde heykeli vardı ama günümüze kadar ulaşmadı. Bu da şunu gösteriyor, odeonda çeşitli önemli etkinlikler yapılıyor. Bu etkinliklerde başarı kazananlardan bir tanesinin de heykeli oraya dikilmiş."
Çarşı yapısında da kazı çalışmaları sürüyor
Öztepe, kazı çalışmalarında çarşı yapısı, bu yapının stoasının (üstü kapalı, sütunlu galerileri) içine yerleştirilmiş olan kriptoportikus (Antik Yunan ve Roma mimarisinde üzeri tonozlarla kapalı olan yer altı koridoru) ve onun önündeki aşağı agora bölümü ile agoranın, decumanus (doğu batı doğrultulu ana cadde) çevresiyle olan bağlantıları üzerinde yoğunlaştıklarını belirtti.
Kriptoportikus bölümü üzerinde çok ciddi tonoz yığınlarının bulunduğunu ifade eden Öztepe, şöyle devam etti:
"Eğer güçlü bir vinç desteği bulabilirsek, onları aldırıp batıya doğru ilerleyeceğiz. Geçen yıl kesitte kapılar bulduk. Bu kapılar arkada bir mekan sırasının daha olduğunu bize gösterdi. Yaklaşık 6 haftadır arkadaki mekanları henüz yarı seviyesine kadar açabildik. Yüksekliğinin 7 metre olduğunu tahmin ediyoruz. Şu ana kadar 3,5 metrelik dolgu temizledik. Statik problemlerimiz olmazsa bir dükkanda zemine kadar inmiş olacağımızı tahmin ediyorum."
Prof. Dr. Öztepe, kentte 100 binin üzerinde bir nüfusun yaşadığını, Karadeniz'den Akdeniz'e uzanan ticaret rotası üzerinde olan ve meşhur granit sütunların ihraç edildiği bir limanın bulunduğunu hatırlatarak, "Bütün bunlar kenti önemli bir ekonomik sahil kenti haline getirmiş. Roma İmparatorluğu'nun da önemsediği bir kent. Neden önemsiyor? Sadece İtalya'daki Roma kentlerine tanınan vergi muafiyetleri bu kente tanınıyor. Bu kentin büyümesini istemiş Romalılar. Sıradan bir Roma kolonisi ya da Roma kenti gibi davranmamışlar. Emekli askerlerini yerleştirmişler." diye konuştu.
Sivil mimari alanlarla ilgili bilinmeyenler de araştırılacak
Henüz sivil konut alanlarını kazamadıklarını vurgulayan Öztepe, "Tahmin ettiğimiz alanlar var ama özel mülkiyet olduğu için mevzuat açısından kazmamız mümkün değil. İkincisi, şu anda ağırlığımız forum alanının anlaşılması üzerine olduğu için bu alanlara yönelemedik. Bu alanlar kazılabilirse 'Bir Yunan evi, zaman içinde Roma villasına dönüşmüş müdür? Üzerine mi temellenmiştir?, Yoksa Yunan döneminde kurulmuş olan Helenistik ev tipolojileri kentin belli bölümünde yaşamaya devam mı etmiştir?', 'Romalılar yeni alanlara imarlaşma mı açmışlardır?' bu tip soruların cevabı bulunacak." diye konuştu.
Bakmadan Geçme





