Türkiye Yangınlarla Mücadelede Kurumsal Gücünü Ortaya Koydu
Türkiye genelinde 26 Temmuz 2025 tarihinde eş zamanlı olarak 76 farklı noktada çıkan orman yangınlarına devlet kurumları hızlı ve koordineli şekilde müdahale etti. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen çalışmalar sonucunda yangınların büyük bölümü kontrol altına alınırken, bazı bölgelerde soğutma faaliyetlerine geçildi.
Yangınların aynı anda farklı bölgelerde çıkması, sıcak hava dalgası, düşük nem ve rüzgâr gibi çevresel koşulların etkisiyle yangınla mücadeleyi zorlaştırdı. Buna rağmen devletin sahip olduğu teknik donanım ve organizasyon kapasitesi sayesinde müdahaleler etkin bir şekilde sürdürüldü.
25 Bin Personel, 132 Hava Aracı, 5 Binin Üzerinde Kara Aracı Sahada
Türkiye’nin yangınla mücadele kapasitesi son yıllarda yapılan yatırımlarla büyük oranda güçlendirildi. 25 bin uzman personelin görev aldığı mücadeleye 131 bin gönüllü de destek veriyor. Hava filosunda yer alan 27 uçak ve 105 helikopter ile toplam 132 hava aracı, yangınlara havadan müdahale ederken; 1.786 arazöz, 2.742 ilk müdahale aracı ve 831 iş makinesi olmak üzere toplam 5.359 kara aracı sahada görev yapıyor.
Yangınların erken tespiti için kullanılan 14 insansız hava aracı (İHA) ile Türkiye, Avrupa’da 1’inci, dünyada 2’nci sırada yer alıyor. Ayrıca 776 gözetleme kulesinden 184’ü akıllı sistemlerle donatılarak yangın tespit süresi 2 dakikaya indirildi.
Yangınlara Müdahalede Kurumlar Arası Tam Koordinasyon
Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere Sağlık, İçişleri ve Ulaştırma Bakanlıklarına bağlı Orman Genel Müdürlüğü, AFAD, Emniyet ve Jandarma ekipleri, tüm bölgelerde eşgüdüm içinde çalıştı. Tahliyeler, sağlık müdahaleleri, ulaşım ve lojistik destek süreçleri aynı anda yürütülerek vatandaşların güvenliği sağlandı.
İklim Krizi Yangınların Seyrini Değiştiriyor
Yetkililer, yangınlarla mücadelenin yalnızca teknik kapasiteyle değil, çevresel koşullarla da yakından ilişkili olduğuna dikkat çekiyor. Yükselen sıcaklıklar, düşük nem ve rüzgâr hızı gibi faktörlerin yangınların yayılımını hızlandırdığı, bu durumun sadece Türkiye’de değil tüm Akdeniz havzasında benzer şekilde zorluklar yarattığı ifade ediliyor.
“Manipülatif İçeriklere Karşı Dikkatli Olunmalı”
Yetkililer, kamuoyunun yalnızca resmî kurumlardan yapılan açıklamaları dikkate alması gerektiğini vurgularken, sosyal medyada dolaşan manipülatif içeriklere karşı dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi.