Fethiye'den Avrupa ve Rusya'ya ihracatta kritik uyarı: Etken madde farkı ürünleri geri döndürebilir

Ziraat Mühendisi Devrim Beyde, üreticilerin ihracata ürün gönderirken en çok dikkat etmesi gereken konunun, ürünün gönderileceği pazarın (Rusya veya Avrupa Birliği) gerekliliklerine göre üretim yapmak olduğunu vurguladı. Beyde, etken madde farklılıklarının yanlış ürün tercihlerine yol açtığını ve bu durumun üreticiye ciddi kayıplar yaşattığını söyledi.

Yaklaşık 35 yıldır aktif olarak ziraat mühendisliği yaptığını belirten Beyde, “Bu konu çok geniş bir konu. Şöyle ki, ihracatta bizden yüklü olarak ürün çeken iki tane güzergâh var. Birisi Rusya, diğeri Avrupa Birliği. Şimdi Rusya’daki etken madde kısıtlamasıyla Avrupa’daki etken madde kısıtlaması birbirinden farklı. O yüzden üreticilerimiz burada Rusya’ya göre mal üretip daha sonra Avrupa Birliği’ne gönderdiği zaman problem çıkıyor. İşte Rusya’da serbest olup Avrupa Birliği’nde yasaklı olan ham maddelerden dolayı ürünler geri gelebiliyor. Bu da sosyal medyada hem üreten hem tüketen açısından sıkıntı yaratabiliyor.” ifadelerini kullandı.

Beyde, üreticilerin öncelikle ürünlerini hangi pazara göndereceklerine karar vermeleri gerektiğini belirterek, “Üreticiler ürünlerini yetiştirirken, ürünlerini Avrupa Birliği’ne mi yoksa Rusya’ya mı gönderecekler, önce buna karar vermeleri gerekiyor. Ona göre ürünü üretip, o pazarda yasaklı veya serbest olan etken maddeleri takip ederek ürünlerini yetiştirebilirler.” dedi.

Üreticilerin bilgiye erişim yollarını da anlatan Beyde, “Bu bilgileri nereden alacaklar? İşte ürünleri aldıkları zirai ilaç bayisindeki arkadaşlardan, ziraat mühendisi arkadaşlardan ya da en doğrusu, tarım ilçe müdürlüğündeki ziraat mühendisi arkadaşlardan... Hangi ülke, hangi ürün yasak, hangi ürün serbest, bunların listesini alarak veya bunları öğrenerek ona göre ürün yetiştirebilirler.” sözleriyle üreticiye yol gösterdi.

Avrupa Birliği’nin etken maddeler konusunda çok sık değişiklik yaptığını belirten Beyde, bu durumun üreticiler için takip zorluğu oluşturduğunu dile getirdi:

“Aslında Avrupa Birliği bir yıl içinde bir ürünü yasaklayabiliyor. Mesela bir ham maddeyi yasaklayabiliyor. Fakat benim üreticim daha önce serbest olduğu için, deposunda olduğu için o ürünü kullanabiliyor. İşte bunları takip etme açısından ilçe tarım müdürlükleriyle, bayilerle sürekli diyalog hâlinde olmaları gerekiyor.”

Türkiye’deki genel tarımsal üretim problemlerine de değinen Beyde, artan maliyetlerin üreticiyi zor durumda bıraktığını ifade etti.

“Türkiye’deki genel ekonomik problem bizim tarımsal üretimimizde de var. Her geçen gün maliyetler yükseliyor. Maliyetler yükselince bunlardan ana kalem işçi maliyetleri... Tarımda çalıştırılacak işçi bulmak zor. Bulduğunuz zaman da bu sefer yevmiyesi çok yüksek geliyor üreticiye. Ürünlerin satış fiyatları maliyetleri karşılamıyor. Özellikle işçi maliyetleri ve diğer girdi kalemleri her geçen gün
yükseldiği için, kârlılık üreticiyi korumuyor. Bu da tabii üreticimizi her geçen gün biraz daha umutsuz, moralsiz hâle getiriyor. Bu konuyla ilgili bir düzenleme getirilmesi gerekiyor.”

Beyde, yönetmeliklerin yeterli olduğunu ancak üreticinin değişiklikleri yakından takip etmesi gerektiğini de vurguladı:

“Aslında bizim yönetmeliklerimiz bu konuyla ilgili yeterli. Şöyle ki; biraz önce bahsettik, Avrupa Birliği diyor ki, ‘Sabah kalkıyorsunuz, ben şu etken maddeyi yasakladım.’ Tabii bizim idarecilerimiz, yani tarımı yöneten kişiler de hemen olaya müdahale için bir yönetmelik çıkarıyor: ‘Bu madde Avrupa Birliği’nde yasak, bizde de yasak.’ Çünkü mecburen ürününüzü oraya satmak zorundasınız.”

Yönetmeliklerin dünyadaki değişimlere göre sık sık yenilendiğini ifade eden Beyde, etiket yönetmeliğine uygun üretim yapılması gerektiğini belirtti:

“Şimdi yönetmelikler sürekli, dünyadaki değişime göre anlık değişebiliyor. Bunların takip edilmesi gerekiyor. Çünkü her kullanılan kimyasal, kullanılmadan önce belirli aşamalardan geçiyor. Rastgele, kafanıza göre ürün kullanamıyorsunuz. Bunların bir etiket yönetmeliği var. Burada vatandaşın, üreticimizin dikkat edeceği husus şu: Her aldıkları kimyasalın üzerinde etiketi vardır ve bu etiket yönetmeliğine uygun olmalıdır. Etiket yönetmeliğine uygun olmayan ürünleri kullanmamak ve eğer bir ürünü kullanacaksa üzerindeki etiket yönetmeliğine uygun hareket etmek gerekiyor.”

Beyde, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“O zaman bir sorun çıkmaz. O zaman gıdada güvenilirlik olur; üretici de rahat eder, tüketici de rahat eder.”