Fethiye'de kadına şiddete karşı güçlü dayanışma: Kent Konseyi'nden anlamlı etkinlik
Fethiye Kent Konseyi Kadın Meclisi öncülüğünde düzenlenen etkinlikte kadın örgütleri bir araya gelerek artan şiddet olaylarına dikkat çekti. Yapılan açıklamalarda, 'Söz bitti, rakamlar konuşuyor' mesajıyla birlik ve mücadele çağrısı yapıldı.
Fethiye Kent Konseyi Kadın Meclisi kadınlara yönelik şiddetin her türüne karşı farkındalık yaratmak, toplumsal bilinci güçlendirmek ve dayanışmayı büyütmek amacıyla bir dizi etkinlik düzenledi.
Etkinlik kapsamında Fethiye Kültür Merkezi önünde Fethiye Psikologlar Topluluğu, Türk Kadınlar Birliiği Fethiye Şubesi, Fethiye Yerel Tohumlar Derneği ve Ege Sen Sanat Derneği temsilci ve üyeleri biraraya geldi.
“Kadına Şiddete Hayır” diyen kadınlar, monolog tiyatro sunumu gerçekleştirirken, fidan dağıtımı yapıldı. Serbest kürsüde kadın hakları savunuldu.
Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘Yalnız Değilsin’ temasıyla gerçekleştirilen 13 ilçeye eş zamanlı yerleştirilen zincirli boş sandalyelerle, erkek şiddeti nedeniyle hayata veda eden kadınların görünmeyen hikâyeleri görünür kılındı.
“Söz bitti, rakamlar konuşuyor”
Fethiye Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Canan Bütün, “Biz burada konuşmak için değil, artık konuşacak bir kadın yaşasın diye mücadele veriyoruz” diyerek, “Dün öldürülen kadın sayısı 408’di. Bugün öldürülen kadın sayısı 411. Yani bir gün içerisinde 3 kadın daha kayboldu, gitti. Bu rakamlar birer sayı değil. Dün uyanamayan bir kadın vardı, bugün evine dönemeyen bir kadın var. Söz bitti, rakamlar konuşuyor. Biz sadece tanıdığımız ve tanımadığımız tüm kadınlar için bu sessizliği bırakmayacağız. Lütfen arkadaşlar, birlik ve beraberlik içerisinde ‘hayır’ diyorum” dedi.
“Dur! Demek zorundayız”
Fethiye Kent Konseyi Başkan Vekili Derya Yılmaz, kadına yönelik şiddetin toplumun en karanlık yarası olduğunu ve bu yaranın ancak hep birlikte ayağa kalkıldığında kapanacağını vurgulayarak, “Her gün bir kadının sesi susturuluyor, bir kadının hayalleri yarım kalıyor, bir kadının hayatı söndürülüyor. Bir anne evladını, bir evlat annesini, bir insan sevdiğini kaybediyor. Biz buna artık “dur” demek zorundayız. Bu ülkede hiçbir kadın ‘Bugün başıma bir şey gelir mi?’ demeden yaşayacak. Hiçbir çocuk şiddetin gölgesinde büyümeyecek. Hiçbir fail ‘Suçum cezasız kalacak’ diyemeyecek ve hiçbir şiddet olayı ‘aile içi mesele’ olarak geçiştirilemeyecek” diye konuştu.
Derya Yılmaz, kadına yönelik şiddetin kökenine inildiğinde güç ilişkilerinin topluma, kadın ve erkeğe yönelik rollerden kaynaklandığının görüldüğünü söyleyerek, çocukların ve gençlerin okullarda ya da sosyal çevrelerinde yaşadıkları akran zorbalığına da değindi.
Yılmaz, “Akran zorbalığı adı altındaki, saygı zeminini zayıflatan davranışların; ileride şiddet eğilimli bireyler olarak karşımıza çıktığını görüyoruz. İşte bu nedenle, eğitim kurumlarımızla birlikte çocuklarımızın toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini, saygı ve empati temelli iletişimi, güç değil değer odaklı birliktelikleri öğrenmeleri için birlikte çalışmamız gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
Derya Yılmaz sözlerini, “Gerek Muğla Büyükşehir Belediyesi gerek Fethiye Belediyesi olarak biz, her zaman kadın örgütlerimiz ve derneklerimizle birlikte görüş alışverişine özen gösteriyoruz ve katılımcı bir politika izliyoruz. Çünkü başarının ancak birlikte geleceğine inanıyoruz. Bu mücadelede yer alan herkese teşekkür ediyorum. Daha eşit, daha özgür, daha güvenli; kadın cinayetlerinin son bulduğu, şiddetin sona erdiği bir toplum için çalışmaya devam edeceğiz” diyerek noktaladı.
“Sevginin, saygının ve adaletin sesi kazanacaktır”
Kadın Efeler Derneği Başkanı Mihriban Arslan’da, “Tarihi Efeler olarak adını yazdırmış, cesur, fedakâr ve onurlu kadınların torunlarıyız. O Efeler vatanın namusunu nasıl koruduysa, bizler de bugün kadınlarımızın, analarımızın sağlam duruşunu korumak için buradayız. Şiddet gören her bir kadınımız bu milletin kanayan bir yarasıdır.
Şiddet sadece fiziksel bir eylem değildir; şiddet bir ailenin yıkılışı, bir çocuğun sesi, bir kadının umutlarının çalınışıdır. Şiddet, insan onurunu ayaklar altına alan, en temel insan hakkı olan yaşam hakkını hiçe sayan bir utançtır” şeklinde konuştu.
“Güçlü kadınlar, güçlü aileler demektir. Güçlü aileler ise bölünmez, güçlü bir vatan demektir” diyerek sözlerine devam eden Arslan, “Bizler sadece konuşan değil, icraat yapan kadınlarız. Evimizde, işimizde, sokakta ve her yerde kadına şiddete karşı durmaya devam edeceğiz. Şimdi omuz omuza en öne yürümeliyiz. İnanıyorum ki bu topraklarda şiddetin değil, sevginin, saygının ve adaletin sesi kazanacaktır” açıklamalarında bulundu.